Moda Bayan Masöz Hizmetleri Üniversiteli
Moda Bayan Masöz Hizmetleri
Moda Bayan Masöz. Almam ihtiyaç duyulan tüm gıda, fantezilerimde saklıydı. Her akşam koşu bandına çıkıyor, 45 dakika koşuyor ve uykudayken yakacağım kalorileri düşünüyordum. Dört hafta sonra New York’a gittiğimde on kilo vermiş olmam gerekiyordu. Frank’in beni çok seksi bulmasını ve görünce yatağa atmak istemesini umuyordum. Arkadaşlığımızın başlangıcından tam üç ay ve yüzlerce mektup ve telefon görüşmesinden sonra, Kennedy Havaalanı’nda beni Times Meydanı’ndaki W Oteli’ne götürecek taksinin gelmesini bekliyordum. Otelin yeri çok merkeziydi ve internetteki resimlerden şık ve romantik bir yere benziyordu.
Odadaki dev gibi iki kişilik yatak nerede ise oda kadardı, yatağın iki tarafında sadece birkaç metrelik boşluk vardı. Bence hiç problem yoktu. Duşa girdim, saçımı yıkadım ve tüm vücuduma hoş kokulu kremler sürdüm. Arkasından Frank’le buluşmamız için özel olarak almış olduğum pembe yeleği, kot eteğimi ve mavi sandaletlerimi giydim. Ben Londra’dan ayrılmadan önce Frank: “Seni ne tür kıyafetler heyecanlandırır?” diye sordu. Erkeklerin çoğuna siyah yakıştığı için ben de siyah tişört, siyah kot pantolon ve siyah kovboy çizmeleri diye cevapladım. Bir tür Gece Yarısı Kovboyu fantezisi.
Moda Bayan Masöz Hizmetleri
Moda Bayan Masöz. Uzun boylu, ince yapılı bir adama en çok yakışacak kıyafetin bu bulunduğunu düşünüyordum, bununla beraber bana yirmilerimdeyken kulüplerde görmüş olduğum adamları hatırlatıyordu. Doğrusu Frank’i, cinsel deneyimlerimin ilk senelerında giysilerini çıkardığım adamların kıyafetlerine büründürmek mantıklı geliyordu. Beni görünce soyunmasını istesem de beni karşılamaya ulaştığında kareli gömlek, ucuz kot pantolon veya işe giydirilmiş olduğu ekip elbise gibi saçma bir kılıkta olmasını istemiyordum. Kafamda aramızda geçeceklerin hepsini hayal etmiştim ve bunları gerçekleştirmek için elimden geleni yapacaktım. Otele gelişimden iki saat sonra kapım hafifçe vuruldu.
Kapıyı açtığımda karşımda siyah tişört, siyah kot pantolon ve siyah kovboy çizmeleri giyen bir adam duruyordu. Frank ne resmindeki hâline benziyordu ne de kafamda canlandırdığım kişiye. Etraftaki çoğu adam benzer biçimde kocamla boy ölçüşmesine imkân yoktu. Düşük göz kapakları ve insanda bilgisayarın önünde gereğinden fazla vakit geçirdiği hissini uyandıran soluk bir cildi vardı. Bana üniversitedeki inek tipleri hatırlattı ve bir anda Frank’in de o inek tiplerden biri olduğunu fark ettim. Sonuçta
Son yorumlar